2 Ekim 2013 Çarşamba

Kara Kule #5 Jericho Tepesi Savaşı


                                           Orijinal adı:The Dark Tower-Battle Of Jericho Hill

Kara Kuleyi ayakta tutan altı ışıktan biri koptu!
Bu ışıklardan biri Gilead ülkesini temsil ediyordu ve ülke yönetimi düşünce ışıklardan biri koptu.
Roland artık tek kurtuluşun kara kuleyi bulmak olduğunun farkında.
Ka-tetin başta kara kulenin varlığıyla ilgili şüpheleri olsa da liderleri Rolandı sorgulamıyorlar.
Ve çizgi romanda tam dokuz sene ileri gidiyoruz.Bu dokuz sene boyunca Roland ve ekibi durmadan kara kuleyi aradılar fakat ne zaman bir ipucu bulduklarını düşünseler başladıkları noktaya geri dönüyorlar.
Ve ne zaman kara kule ile ilgili birşey bulsalar bu konu aynı zamanda Martenle de ilgili oluyor.

^^
Rolandın kendi ka-tetini öldüreceğini önceki kitaplarda okumuştuk tabii ki kendisi öldürmüyor fakat ölümlerine yol açıyor.
Bunun sebeplerinden biri de birliğinde ona ihanet eden bir savaşçı olması.
Güvenilir savaşçı Randolph karısının ve çocugunun kaçırılması üzerine Martenin casusluğunu yapmaya başlar.
Çünkü Marten istediklerini yaparsa ailesine zarar vermeyeceğini söylemiştir.
Hepimizin bildiği gibi Marten yalancının tekidir ve karısını hemen öldürür fakat çocuğu sona saklar çünkü hala casusa ihtiyacı vardır.
Bu ihanetin bedeli çok acı ödenecek,Rolandın silah arkadaşlarından biri yaşamını yitirecektir :(

^^
Ölümler bununla da sınırlı kalmıyor.Adından da alaşıldığı gibi beşinci sayı daha çok savaş üzerine.
Oldukça dokunaklı sahneler var :(
Roland artık savaşmanın sırasının geldiği söylüyor ve eksilen ka-tetiyle savaşa atılıyor fakat hiçbirşey planlandığı olmuyor.Marten ve 'iyi adam' lakabıla anılan Farson artık düşmanları üzerinde yeni silahlar denemeye başlıyorlar.
Lazer ışınları da bunlardan biri.Saniyeler içinde bir adamı ışınlara ayırarak yenilmez bir güçte olduklarını düşünüyorlar.Roland savaşta ka-tetinin tamamını kaybedeceğini hiç düşünmemişti.
Ben de düşünmemiştim.O ekibi çok seviyordum ama eğer onlar gittiyse yeni bir ekip gelecektir!

^^
Savaş meydanında son hayatta kalan Roland son nefesine kadar savaşmaya devam eder.
Teslim olmayacağım diye bağırarak düşmanlarını kışkırtır.
Bunun üzerine bilinçsizliğe doğru ilerler o ara ne olduğunu bilemiyoruz ya birisi bayılttı ya da birisi onu vurdu.
Bildiğim birşey var o da Roland tekrar gözlerini açtı ve yapayalnız olduğunu farketti.
Ceset yığını arasından çıkıp yeni hayatına doğru ilerlemeye başladı artık yeni hayatında yalnız bir silahşördü.
Etkinliği düzenleyen Pinuccianın kitaplarına ve etkinliğe büyük katkı sağlayan Altın Kitaplara teşekkürler.
sevgiler :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder